• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

isabet etmek

Türkçe - İngilizce

eylem / verb

isabet etmek = çarpmak [eski terim - öz Türkçe]

isabet etmek = çıkmak [eski terim - öz Türkçe]

isabet etmek = değmek [eski terim - öz Türkçe]

isabet etmek = düşmek [eski terim - öz Türkçe]

İSABET ETMEK = (isabet etmek nedir; isabet etmek ne demek; isabet etmek İngilizcesi) 1) nişan alınan yere değmek, rastlamak: Kurşun hedefe isabet etti. 2) çıkmak: Piyangodan yüz bin lira isabet etti. 3) yerinde iş görmüş olmak: «O hâlde yalnız çıkmış olduğuma çok isabet etmiştim.» -H. E. Adıvar. 4) belli bir yerde bulunmak, yer almak: «Adliyenin arka taraflarına isabet eden, şehrin gürültüsünü duymayan, sağır, mahfuz bir odasında idik.» -H. S. Tanrıöver.

1: 0 ms